09.08.2022 tarihli ve 31918 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan gelişmeler…
- Belediye Su ve Kanalizasyon Hizmetlerinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 03.04.2012 ve 28253 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Belediye Su ve Kanalizasyon Hizmetlerinde Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinin 1. fıkrasına, “k) Belediye ve bağlı kuruluşlar, başvuru sahiplerinin su ve atıksu hizmetlerine ilişkin ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeme riskine karşılık sözleşme yaparken nakit ya da banka kesin teminat mektubu olarak güvence bedeli talep edebilir. Abonelerden güvence bedeli alınıp alınmayacağı ile güvence bedelinin ödeme şekli, zamanı ve yöntemi gibi hususlar sözleşme kapsamında açıkça belirtilmek şartıyla serbestçe belirlenir. Güvence bedeli, başvuranın mensubu olacağı abone grubunda üç tahakkuk döneminde tüketilen ve/veya deşarj edilen ortalama su miktarı ile su birim m3 fiyatının çarpılması suretiyle elde edilen toplam bedeli aşmayacak şekilde belirlenir. Kademeli tarife uygulanan başvuran için tarifesindeki en alt kademesi esas alınır. Güvence bedeli, abonelik için sözleşme yapan kişilerden veya bunların yetkili temsilcilerinden alınır. Abonelik sözleşmesi sona eren veya müşterinin muvafakati ile mekanik sayacı ön ödemeli sayaç ile değiştirilen abonenin güvence bedelinin iadesinde; su ve atıksu hizmetlerinin verildiği yerdeki son endeks okuma bilgileri aboneye bildirildikten sonra, nakit tahsil edilen güvence bedeli Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) tablosundaki aylık değişim oranları esas alınmak suretiyle iadenin yapılacağı ay itibarıyla güncellenir. Abonenin, güncelleme yapılmasını takiben, belediye ve bağlı kuruluşlarına olan abonelik sözleşmesine ilişkin tüm borçlarının ödenmesinden sonra varsa güncellenmiş güvence bedelinin bakiyesi, sözleşmenin sona erme tarihinden itibaren en geç on beş gün içinde abonenin talep ettiği ödeme şekline göre iade edilir. İade için, borcun ödenmesi dışında herhangi bir koşul ileri sürülemez ve belge istenemez. Güvence bedeli olarak teminat mektubu alınması halinde de on beş gün içinde iade işlemi yapılır. Güvence bedelinin belirlenmesi ve hesaplanmasına ilişkin usul ve esaslar ile her yıl uygulanacak tarifeler, bu Yönetmelik hükümlerine aykırı olmayacak şekilde belediye ve bağlı kuruluşlarca düzenlenebilir.” bendinin eklenmesi bakımından önem arz etmektedir. Yönetmelik, yayımı tarihi olan 09.08.2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
- Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Büyük Ölçekli Bilgi İşlem Birimlerinde Sözleşmeli Bilişim Personeli İstihdamına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 31.12.2008 tarihli ve 27097 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Büyük Ölçekli Bilgi İşlem Birimlerinde Sözleşmeli Bilişim Personeli İstihdamına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmeliğin 14. maddesinin 7. fıkrasının, “(7) Sözleşme dönemi içerisinde kullanılmayan izinler, sözleşmenin devamı halinde müteakip sözleşme döneminde kullanılabilir. Cari sözleşme dönemi ile bir önceki sözleşme dönemi hariç, önceki sözleşme dönemlerine ait kullanılamayan izin hakları düşer. Kullanılmayan izinler karşılığı herhangi bir ödeme yapılmaz.” şeklinde değiştirilmesi bakımından önem arz etmektedir. Yönetmelik, yayımı tarihi olan 09.08.2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
- Merkezi Finans ve İhale Birimi Personel Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 20.10.2007 tarihli ve 26676 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Merkezi Finans ve İhale Birimi Personel Yönetmeliğinde yer alan bazı ibarelerin değiştirilmesi ve aynı Yönetmeliğin 4. maddesinin 7. fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde ve 5. maddesinde değişiklik yapılması bakımından önem arz etmektedir. Yönetmelik, yayımı tarihi olan 09.08.2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Değişiklik sonrası, Yönetmeliğin 4. maddesinin 7. fıkrasının (a) ve (b) bentleri şu şekildedir:
“a) En az dört yıllık eğitim veren siyasal bilgiler, hukuk, iktisadî ve idarî bilimler, iktisat, işletme, mühendislik, mimarlık, veteriner, iletişim, eğitim, fen, fen-edebiyat, güzel sanatlar, görsel sanatlar ve sanat ve tasarım fakülteleri ile üniversite ve fakültelerin bilgi ve belge yönetimi bölümleri veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından onaylanmış yurt içindeki veya yurt dışındaki fakülte veya yüksekokullardan mezun olmak,
b) Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM) tarafından uygulanan Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavında İngilizce dilinden en az 80 puan almak veya dil yeterliliği bakımından buna denkliği kabul edilen uluslararası geçerliliği olan bir belgeye sahip olmak,”
Değişiklik sonrası, Yönetmeliğin 5. maddesi şu şekildedir:
“MADDE 5- (1) Birimde hizmet sözleşmesiyle açıktan personel istihdam edilebilir. Bunlara, emeklilik yönünden 31.05.2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümleri uygulanır. Bu personelde, giriş sınavının yapıldığı tarih itibarıyla 35 yaşını doldurmamış olması (askerliğini yapmış olanlar için bu sınıra askerlikte geçen süre eklenir) ve son başvuru tarihi itibarıyla, geçerlilik süresi dolmamış, ÖSYM tarafından yapılan Kamu Personel Seçme Sınavından, başvuru ilanında belirtilen puan türlerinde asgari puanı almış olması şartları aranır.”
- Ölçü ve Ölçü Aletleri Muayene Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 24.07.1994 tarihli ve 22000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ölçü ve Ölçü Aletleri Muayene Yönetmeliğine geçici madde eklenmesi bakımından önem arz etmektedir. Yönetmelik, yayımı tarihi olan 09.08.2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Eklenen geçici madde şu şekildedir:
“Elektrik sayaçlarının periyodik muayenesi
GEÇİCİ MADDE 5- 01.01.2011 – 31.12.2012 tarihleri arasında piyasaya arz edilen veya en son muayenesi bu tarihler arasında yapılmış ve halen kullanımda olan elektrik sayaçlarından, 2021- 2022 yılı periyodik muayene başvuru dönemlerinde Bakanlığa başvurusu yapılmış ancak periyodik muayenesi yapılamamış olanların, 31.12.2023 tarihine kadar muayenelerinin yaptırılması zorunludur. 31.12.2023 tarihine kadar muayenelerini yaptırmayan sayaç ilgilileri hakkında damga süresi geçmiş ölçü aleti kullanma fiilinden dolayı 3516 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.”
- İnsan Tüketimi Amacıyla Kullanılmayan Hayvansal Yan Ürünler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile, İnsan Tüketimi Amacıyla Kullanılmayan Hayvansal Yan Ürünler Yönetmeliğinin 13. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi, “g) Yem amaçlı yetiştirilen böcek, solucan ve kurtçukların,” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Yönetmeliğin 30. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde geçen “(14), (15) ve (16) numaralı” ibaresi “(14) ve (15) numaralı” şeklinde değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıda yer alan fıkra eklenmiştir:
“(3) Gıda artıklarından hayvan yemi üretimi ile ilgili hususlar Bakanlıkça belirlenir.”
Aynı Yönetmeliğin Ek-1’inin “B- Pet hayvanı (Ev ve Süs Hayvanı) Yemi Üreten İşletmelerin Onay Şartları” başlığı altında yer alan “Genel şartlar” alt başlığının (1) numaralı maddesinin ilk cümlesinde geçen “(c) bendinin (6), (13), (14), (15) ve (16) numaralı alt bentlerinde” ibaresi “(c) bendinin (14) ve (15) numaralı alt bentlerinde” şeklinde değiştirilmiştir.
Yönetmelik, yayımı tarihinden altı ay sonra yürürlüğe girecektir.
- Yemlerin Piyasaya Arzı ve Kullanımı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 27.12.2011 tarihli ve 28155 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yemlerin Piyasaya Arzı ve Kullanımı Hakkında Yönetmeliğin Ek-2’sinin birinci bölümünün (5) numaralı maddesinin, “5. Gıda amaçlı olmayan hayvanların beslenmesi hariç restoran ve yemekhane artıkları,” şeklinde değiştirilmesi bakımından önem arz etmektedir. Yönetmelik, yayımı tarihinden altı ay sonra yürürlüğe girecektir.
- Karayoluyla Taşınan Yüklerin Denizyoluna Aktarılmasının Desteklenmesi Hakkında Yönetmelik, denizyolu taşımacılığının kombine taşımacılıktaki payının artırılması ve karayoluyla taşınan yüklerin denizyoluna aktarılmasını desteklemek üzere gemilerin donatanlarına verilecek desteğin usul ve esaslarının belirlenmesi bakımından önem arz etmektedir. Destekten faydalanmak isteyenlerin başvururken ibraz etmeleri gereken belgeler, başvuran kişilerde aranan nitelikler, Düzenli Sefer Destek Belgesi’nin (DSDB) iptal edildiği durumlar, düzenli sefer destek bütçesi ve ödeme usulü gibi hususlar Yönetmelikte yer almaktadır. Yönetmelik, yayımı tarihi olan 09.08.2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
- Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Genel Tebliğ (Seri No: 1), 01.07.2022 tarihli ve 7417 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 50. maddesi ile 13.06.2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa eklenen geçici 15. maddenin 1 ila 12. fıkraları hükümlerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi bakımından önem arz etmektedir. Yurt dışında bulunan varlıkların bildirilmesi ve Türkiye’ye getirilmesi, Türkiye’de bulunan vergilerin beyanı gibi hususlar, Tebliğ ile düzenlenmiştir. Tebliğ, yayımı tarihi olan 09.08.2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
- Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 08.08.2022 Tarihli ve 11114 Sayılı Kararı, Elektrik Üretim Anonim Şirket (EÜAŞ) tarafından uygulanacak aktif elektrik enerji toptan satış tarifesi hakkında; görevli tedarik şirketlerine yapılan satışlarda 110,0321 kr/kWh, dağıtım şirketlerine teknik ve teknik olmayan kayıp enerji kapsamında yapılan satışlarda 31,8592 kr/kWh, dağıtım şirketlerine genel aydınlatma kapsamında yapılan satışlarda 256,0000 kr/kWh uygulanacak olması bakımından önem arz etmektedir.
- Anayasa Mahkemesinin 20.07.2022 Tarihli ve E: 2022/51, K: 2022/94 Sayılı Kararı, 31.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 09.04.2003 tarihli ve 4842 sayılı Kanun’un 3. maddesiyle başlığı ile birlikte değiştirilen 31. maddesinin; 1. fıkrasında yer alan “Çalışma gücünün…” ibaresinin ve 3. fıkrasının, Anayasa’nın 2., 5., 50. ve 73. Maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptallerine karar verilmesi talebine ilişkindir. Antalya 2. Vergi Mahkemesi, Merkez Sağlık Kurulunca engellilik oranının düşürülmesi nedeniyle engellilik indiriminden yararlandırılmama işlemine karşı açılan davada itiraz konusu kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varmış olup bu kuralların iptalleri için itiraz yoluna başvurmuştur. Anayasa Mahkemesi, 31.12.1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 09.04.2003 tarihli ve 4842 sayılı Kanun’un 3. maddesiyle başlığı ile birlikte değiştirilen 31. maddesinin; 1. fıkrasında yer alan “Çalışma gücünün…” ibaresi ve 3. fıkrasının Anayasa’ya aykırı olmadıklarına ve itirazın reddine, 20.07.2022 tarihinde oybirliğiyle karar vermiştir.
- Anayasa Mahkemesinin 20.07.2022 Tarihli ve E: 2022/62, K: 2022/95 Sayılı Kararı, 10.03.1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu’nun 09.11.2016 tarihli ve 6756 sayılı Kanun’un 112. maddesiyle değiştirilen 13/A maddesinin 01.02.2018 tarihli ve 7078 sayılı Kanun’un 51. maddesiyle değiştirilen altıncı fıkrasının ikinci cümlesinin “disiplin” yönünden sınırlı olmak üzere Anayasa’nın 2., 10., 27. ve 130. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülerek iptaline karar verilmesi talebine ilişkindir. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığı bünyesinde sivil öğretim üyesi olarak görev yapan davacı hakkında tesis edilen disiplin cezasının iptali talebiyle açılan davada itiraz konusu kuralın Anayasa’ya aykırı olduğu kanısına varmış olup bu kuralın iptali için itiraz yoluna başvurmuştur. Anayasa Mahkemesi, 10.03.1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu’nun 09.11.2016 tarihli ve 6756 sayılı Kanun’un 112. maddesiyle değiştirilen 13/A maddesinin 01.02.2018 tarihli ve 7078 sayılı Kanun’un 51. maddesiyle değiştirilen 6. fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan; “…disiplin…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, iptal hükmünün, Anayasa’nın 153. maddesinin 3. fıkrası ile 30.03.2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 66. maddesinin (3) numaralı fıkrası gereğince kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine, “…disiplin…” ibaresinden sonra gelen “…ve…” ibaresinin 6216 sayılı Kanun’un 43. maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince iptaline, iptal hükmünün, Anayasa’nın 153. maddesinin 3. fıkrası ile 6216 sayılı Kanun’un 66. maddesinin (3) numaralı fıkrası gereğince kararın Resmî Gazete’de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine, 20.07.2022 tarihinde oybirliğiyle karar vermiştir.
- Anayasa Mahkemesinin 26.05.2022 Tarihli ve 2017/7592 Başvuru Numaralı Kararı, bir göstericinin kolluk görevlileri ve bu görevlilerle hareket eden kişiler tarafından darp edilerek öldürülmesi, olayla ilgili olarak etkili ceza soruşturması yürütülmemesi ve göstericinin öldürülme biçimi ile ölümünün öncesi ve sonrasında yaşanan olumsuz gelişmeler sonucunda yakın akrabaların yaşadığı ıstırap nedeniyle yaşam hakkı, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı ile kötü muamele yasağının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir. Anayasa Mahkemesi; yaşam hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna, başvurucu Ali İsmail Korkmaz’ın yakını olan başvurucuların kötü muamele yasağının kendileri bakımından ihlal edildiğine ilişkin iddialarının kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna, başvurucu Ali İsmail Korkmaz’ın yakını olan başvurucuların eziyet yasağının ölen yakınları Ali İsmail Korkmaz bakımından ihlal edildiğine ilişkin iddialarının kabul edilebilir olduğuna, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kişi bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna, Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan eziyet yasağının maddi ve usul boyutlarının ihlal edildiğine, 26.05.2022 tarihinde oybirliğiyle karar vermiştir.
- Yargıtay 3. Hukuk Dairesine Ait Karar (Esas No: 2022/3659, Karar No: 2022/5276): Davacı, Avrasya Tünelinin işletme hakkına sahip olduğunu, geçişlerin 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5 maddesi kapsamında ücretlendirildiğini, davalının 03.02.2017 – 17.03.2019 tarihleri arasında ücret ödemeksizin, Avrasya Tüneli’nden ihlalli geçişler yaptığını, ihlalli geçişlerden doğan alacağın tahsili için yapılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; vaki itirazın iptaline, lehine icra tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. İstanbul Anadolu 2. Tüketici Mahkemesi, davalıya ait aracın ücret ödemeksizin geçiş yaptığı ve bu ücretin 15 günlük süre içinde ödenmediğinin sabit olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar vermiştir. Somut olayda; dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmekle, davalı tarafça HMK’nın 127/1. maddesinden yararlanılarak cevap dilekçesi sunmak üzere süre talep edildiği ve mahkemece süre uzatım konusunda olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmeksizin ve dolayısıyla davalının davaya vereceği cevap beklenmeksizin karar verilmesi, HMK’nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına aykırılık teşkil etmektedir. Emredici yasa hükümlerine aykırı şekilde davalının savunma hakkının kısıtlanması usul ve kanuna aykırı olup, Adalet Bakanlığının yerinde görülen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekir. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, Adalet Bakanlığının kanun yararına temyiz talebini yerinde görerek kabul etmiştir ve HMK’nın 363. maddesinin 2. fıkrası uyarınca kararın sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına 31.05.2022 tarihinde oy birliği ile karar vermiştir.
- Yargıtay 9. Hukuk Dairesine Ait Karar (Esas No: 2022/5341, Karar No: 2022/6987): Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı Şirkette 10.12.2013 – 04.09.2014 tarihleri arasında aylık 1.500,00 TL ücret karşılığında kısmi zamanlı iş güvenliği uzmanı olarak çalıştığını, ödenmesi gereken 5.650,00 TL tutarındaki işçilik ücretini alamaması üzerine davalı Şirket hakkında ilamsız icra takibi başlattığını, davalı Şirketin haksız şekilde takibe itiraz ettiğini, davacının alacaklarının ödenmediği hususunun dilekçeye ekli belgelerden, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtları ile icra dosyasındaki iş sözleşmesinden anlaşılacağını iddia ederek itirazının iptaline karar verilerek borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının 10.12.2013-04.09.2014 tarihleri arasında müvekkili Şirket nezdinde kısmi zamanlı iş güvenliği uzmanı olarak çalışmasından kaynaklı ücret alacağı bulunmadığını, davacının dava konusu ettiği tarihlerde davalı Şirkete ait işyerlerinde iş güvenliği hizmeti vermediğini, çalışmadığı halde ücret talep etmesinin haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini, davacının %20 oranından aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. Amasya İş Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurulmuştur. Adalet Bakanlığı, Amasya İş Mahkemesi’nin bu kararının kanun yararına temyizen incelenmesini istemiştir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Kanun’un 363. maddesinin 1. fıkrasına dayalı kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile kararın sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına 02.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar vermiştir.
- Yargıtay 12. Hukuk Dairesine Ait Karar (Esas No: 2022/4658, Karar No: 2022/6605): Dava, üçüncü kişinin İİK’nın 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesi, dava konusu haczin borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adresten farklı bir adreste yapılmış olduğu, borçlunun haciz mahallinde hazır olmadığı, hacizler sırasında adresin borçluya ait olduğuna dair herhangi bir evrak bulunmadığı, mülkiyet karinesinin davacı 3. kişi lehine olduğu, karinenin aksinin kuvvetli delille ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiştir. Davalı alacaklı, Adalet Bakanlığı’na yönelttiği dilekçe ile kanun yararına temyiz yoluna başvurmuştur. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi; İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin tensip tutanağı ile taraflara delillerini bildirmesi için süre verilmesine karar verdiği, tarafların tanık deliline dayanmasına rağmen, tanık isim ve adreslerini bildirmesi ve bildirilen tanıkların 6100 sayılı HMK’nın 234. maddesi ve devamı maddeleri uyarınca dinlenilmesi gerekirken, 08.04.2021 tarihli 1. celsede, “Davalı vekilinin tanık dinletme talebinin reddine karar verildi açık duruşmaya devam olundu.” şeklinde ara karar ile davalı tarafın tanık dinletme talebinin herhangi bir gerekçe belirtmeden reddedilmediği ve anılan celsede davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına başvurduğu temyiz talebinin kabulü ile Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 363/2. maddesi gereğince kanun yararına bozulmasına, 01.06.2022 gününde oybirliğiyle karar vermiştir.