04.07.2023 tarihli ve 32238 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan gelişmeler…

  • Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası A.Ş. (TKYB) ve Alman Kalkınma Bankası (KfW) Arasında 06.04.2023 Tarihinde İmzalanan Hibe Anlaşmasına link üzerinden ulaşabilirsiniz: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/07/20230704-1.pdf
  • Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş. (TSKB) ve Alman Kalkınma Bankası (KfW) Arasında 06.04.2023 Tarihinde İmzalanan Hibe Anlaşmasına link üzerinden ulaşabilirsiniz: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/07/20230704-2.pdf
  • Bazı Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Ait Dolu ve Boş Kadrolarda Değişiklik Yapılması Hakkında 2023/317 Sayılı Karar ile, söz konusu kadrolarda ekli listede gösterildiği şekilde değişiklik yapılmasına karar verilmiştir.
  • Bazı Kamu İktisadi Teşebbüslerine Ait Kadro ve Pozisyonların İptali ve İhdası Hakkında 2023/318 Sayılı Karar ile, ekli listelerde yer alan kadrolardan A sütununda belirtilenlerin iptali ile (B) sütununda gösterilen kadroların ihdasına ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki (I) ve (II) sayılı cetvellerin ilgili bölümlerinde değişiklik yapılmasına karar verilmiştir.
  • Kamu İktisadi Teşebbüslerinde Uygulanacak Ücretlerin Tespitine İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair 2023/319 Sayılı Karar ile, söz konusu karara ekli listede yer alan “Tercüman,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Uçuş Tabibi,” ibaresi eklenmiştir. İşbu karar, yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
  • 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu Gereğince Kamu Görevlileri Sendikaları ile Konfederasyonların Üye Sayılarına İlişkin 2023 Temmuz İstatistikleri Hakkında Tebliğe link üzerinden ulaşabilirsiniz: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/07/20230704-6.pdf
  • Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 03.07.2023 Tarihli ve 11933 Sayılı Kararı ile, 21.06.2015 tarihinli ve 29393 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Gün Öncesi Piyasasında ve Dengeleme Güç Piyasasında Asgari ve Azami Fiyat Limitlerinin Belirlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar”ın geçici 1. maddesinin beşinci fıkrasının; “(5) Kurul tarafından yeni bir karar alınıncaya kadar, ilgili piyasalarda asgari fiyat limitleri 0 TL/MWh, azami fiyat limitleri ise 2.700 TL/MWh olarak uygulanır. Bu uygulama süresince bu Usul ve Esasların 4. maddesinin ikinci fıkrası hükümleri uygulanmaz” şeklinde değiştirilmesine karar verilmiştir.
  • Anayasa Mahkemesinin 22.02.2023 Tarihli ve E: 2020/47, K: 2023/36 Sayılı Kararında iptal talebi, 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un;

3. maddesiyle 132 sayılı Türk Standartları Enstitüsü ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun’un 10/A maddesine eklenen dokuzuncu fıkranın ikinci cümlesinin ve onuncu fıkranın,
6. maddesiyle 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun’un 4. Maddesinin ikinci fıkrasına eklenen yedinci cümlede yer alan “…20 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 5000…” ibaresinin,
19. maddesiyle 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu’nun ek 1. Maddesinin birinci fıkrasına eklenen ikinci cümlenin,
21. maddesiyle 5253sayılı Dernekler Kanunu’nun 23. Maddesinin; başlığında yer alan “…seçilenlerin…” ibaresinin “…seçilenler ile üyelerin…” şeklinde değiştirilmiş olup anılan değişiklikte bulunan “…ile üyelerin…” ibaresinin, birinci cümlesine eklenen “…üyeliğe kabul edilenler ile üyeliği sona erenlerin adını, soyadını, doğrum tarihini ve kimlik numarasını kabul edilme ve sona erme tarihinden itibaren kırk beş gün içinde…” ibaresinin, üçüncü cümlesinde yer alan “…bildiriminin…” ibaresinin “…bildirimi ile üyeliğe ilişkin bildirimlerin…” şeklinde değiştirilmiş olup anılan değişiklikte bulunan “…ile üyeliğe ilişkin bildirimlerin…” ibaresinin,
22. maddesiyle 5253 sayılı Kanun’un 32. Maddesinin birinci fıkrasına eklenen (s) bendinin,
24. maddesiyle 5253 sayılı Kanun’a eklenen geçici 1. Maddenin,
26. maddesiyle 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun’un değiştirilen 4. Maddesinin; birinci fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan “…üç yıl içinde…” ibaresinin, üçüncü fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “…27. maddesi uyarınca acele…” ibaresinin.
27. maddesiyle 5346 sayılı Kanun’un 6. Maddesine eklenen on birinci fıkranın
29. maddesiyle 5510 Sayılı Sosyal sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na eklenen geçici 80. Maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “…İşsizlik Sigortası Fonundan…” ibaresinin,
33. maddesiyle 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 20. Maddesine eklenen dördüncü fıkranın,
34. maddesiyle 5737 sayılı Kanuna eklenen geçici 14. Maddenin,

Anayasa’nın 2., 7., 10., 13., 20., 33., 35., 46., 48., 60., 62., 65. Ve 128. Maddelerine aykırılığı ileri sürülerek iptaline ve yürürlüklerinin durdurulmasına karar verilmesi talebine ilişkindir. Anayasa Mahkemesi tarafından, iptali talep edilen hiçbir maddeye ilişkin iptal kararı verilmemiştir.

  • Anayasa Mahkemesinin 23.03.2023 Tarihli ve 2019/23351 Başvuru Numaralı Kararında başvuru, nihai bir mahkeme kararına dayalı alacağın ödenmemesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir. İlk derece mahkemesi tarafından başvurucu lehine verilen ve belli bir meblağın başvurucuya ödenmesine ilişkin ilamın başvurucu tarafından icra takibine konu edilmesinden sonra borçlu tarafından temyize konu edilerek icra takibinin geri bırakılması kararı alındığı anlaşılmıştır. Yargıtay temyiz incelemesi sonucunda ilamın hüküm fıkrasında karar altına alınan taleplerden iş göremezlik zararı ve manevi tazminata ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddi ve bakıcı gideri yönünden ise hükmedilen miktarda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği sonucuna varmıştır. Yargıtayın herhangi bir bozma nedeni tespit etmediği iş göremezlik zararı ve manevi tazminat yönünden açık bir onama kararı vermeden temyiz itirazlarının reddine dair kararı sonrasında başvurucunun alacağının teminat üzerinden ödenmesi isteği İcra Müdürlüğü tarafından kabul edilmiştir. Borçlu, Yargıtay kararının onamaya ilişkin olmadığı iddiası ile icra memurunun işlemini şikayet etmiş ve Mahkeme de yapmış olduğu şekli inceleme sonucunda başvurucunun aleyhine davanın kabulüne karar vermiştir. Neticede, Yargıtay kararının 6100 sayılı Kanun’un “Onama Kararları” kenar başlıklı 370. Maddesi uyarınca tereddütleri ortadan kaldıracak şekilde açık bir onama ibaresini içermemesi ve İcra Mahkemesinin şekli yorumu, başvurucunun temyiz aşamasında derdest olan davada hükmedilen ve 16.04.2019 tarihinde nihai hale geldiği anlaşılan tazminat alacaklarına geç kavuşmasına neden olmuştur. Bu durumda, başvurucunun şahsi olarak aşırı bir külfete maruz kalmasına yol açıldığından Anayasa’nın 35. Maddesinin öngördüğü pozitif yükümlülüklerin ihlal edildiği sonucuna varılmıştır. Giderim yönünden, başvurucuya net 18.000 TL manevi tazminat ve 10.264,60 TL yargılama giderinin ödenmesine karar verilmiştir.
  • Anayasa Mahkemesinin 10.05.2023 Tarihli ve 2019/16719 Başvuru Numaralı Kararında başvuru, işçi statüsünde çalışan başvurucuların terör örgütü üyeliği suçundan şüpheli bir şahsın masum olduğuna dair başlatılan imza kampanyasında imza atmaları ve sosyal medyada bu konuda paylaşım yapmaları nedeniyle iş akitlerinin feshedilmesinin ifade özgürlüğünü ihlal ettiği iddiasına ilişkindir. Somut olayda başvurucular, yaşadıkları ilçede daha önce hizmet vermiş bir siyasetçinin haksız yere tutuklandığına ve terör örgütüyle irtibatı olamayacağına inanarak kendisine destek mesajı vermek istemiştir. Anılan davranışların siyasi bir mesaj içerdiği iddia edilebilirse de temel olarak ve inkar edilemez şekilde bulundukları ilçenin gündemini yakından ilgilendiren bir konuda fikir açıklaması olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Başvuruculara uygulanan işten çıkarma yaptırımının başvurucuların başvuruya konu eylemleri dikkate alındığında amaçlanan hedefe ulaşmak için son derece ağır olduğu hususunda şüphe yoktur. Bu değerlendirmeler ışığında Anayasa Mahkemesi, 4857 sayılı Kanun’un 18. Maddesinin aşırı bir yoruma tabi tutularak düşünce açıklamalarından dolayı sınırlandırılmasına dayanak yapıldığı ve derece mahkemelerinin Anayasa’nın 26. Maddesinde güvence altına alınan ilkelere uygun hareket etmediği kanaatine varılmıştır. Giderim yönünden, yeniden yargılama yapılmasına karar verilmiştir.
Share.
Exit mobile version