Slovakya’da önerilen dil yasası değişikliği, azınlık dillerinin kamusal alandaki kullanımını sınırlamayı hedefliyor ve bu durum, ülkedeki Macar azınlığın haklarıyla ilgili endişelere yol açtı. Taslak, tabela ve reklamlarda Slovakça’nın öncelikli olmasını, azınlık dillerinin toplu taşıma ve postane gibi yerlerde yasaklanmasını öngörüyor; ihlaller için 15.000 euro’ya kadar ceza öngörülüyor.
2009’da benzer bir değişiklik yapılmış ve bu durum Slovakya ile Macaristan arasında diplomatik gerilim yaratmıştı. Muhalefet, yeni tasarının daha katı olduğunu, iş dünyasına zarar verebileceğini ve AB’den tepki alabileceğini belirtti. Özgürlük ve Dayanışma Partisi milletvekili René Parák, yasayı milliyetçi ve geriye dönük bir adım olarak eleştirdi.
Slovakya Kültür Bakanı, tasarının devlet dilinin statüsünü güçlendireceğini savunurken, Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjártó, yasa değişikliğinin Macar azınlığın haklarını etkilemeyeceğine dair güvence aldığını ifade etti.
Macar azınlık, Slovakya nüfusunun yaklaşık %8’ini oluşturuyor. Slovakya Başbakanı Robert Fico ve Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın milliyetçi tutumları, iki ülke arasında iş birliğini artırırken, dil mevzuatındaki bu tartışma yeniden bir gerilim kaynağı olabilir.