19.07.2022 tarihli ve 31897 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan gelişmeler…
- Anadolu Üniversitesi tarafından çıkartılan “Anadolu Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” kapsamında; Yaz Okulu, Lisans Öğrenim Süreleri, Önkoşul, Staj, AKTS Sınırlaması, Başarı Notlarının Hesaplanması ve Tekrar hususlarına ilişkin olarak çeşitli düzenleme ve değişiklikler yapılmıştır.
- Anadolu Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinin 4. maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(4) Yıllık sistemin uygulandığı programlarda yaz okulu açılmaz. Yıllık sistemin uygulandığı programlarda öğrenci, başka bir yükseköğretim kurumundan yaz okulunda ders alamaz. Ancak dönemlik sistem esasına göre alınan mesleki seçmeli ve seçmeli dersler ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 5. maddesinin (ı) bendi kapsamındaki dersler için yaz okulu açılabileceği gibi, bu dersler Anadolu Üniversitesi Yaz Okulu Yönetmeliği uyarınca başka bir yükseköğretim kurumundan da yaz okulunda alınabilir.”
Aynı Yönetmeliğin 8. maddesinin 2. ve 5. fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(2) Bir programda, herhangi bir ders için ilgili birim kurulu kararı ve Senatonun onayıyla önkoşul konulabilir. Bir dersin önkoşulunun yerine getirilebilmesi için o dersle bağlantılı dersin/derslerin en az bir kez alınması ve derse/derslere devam koşulunun yerine getirilmiş olması ve öğrencinin dersten/derslerden en az DD harf notu alması gerekir.”
“(5) Staj/stajlar; öğrencinin tercih edeceği ilgili kamu kurumları/kuruluşları ile özel kuruluşlarda, Senato tarafından kabul edilen ilgili yönerge çerçevesinde yapılır. Uygulamalı derslerle ilgili esaslar ise ilgili birim kurulu kararıyla belirlenir.”
Aynı Yönetmeliğin 16. maddesinin başlığı aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Diğer üniversitelerden ders alma ve kurum dışı öğrenci kabulü”
“(2) Öğrenciler, kaydolduğu yıldaki programın taban puanının eşit veya yüksek olması kaydıyla, Anadolu Üniversitesi Yaz Okulu Yönetmeliği uyarınca diğer yükseköğretim kurumlarının yaz okulundan Senato tarafından belirlenen esaslar çerçevesinde, ilgili birimin yönetim kurulunun önerisi ve Üniversite Yönetim Kurulunun kararıyla ders/dersler alabilir.
(3) Alınan dersin/derslerin kredi ve notlarının transferi, ilgili birim yönetim kurulu kararıyla yapılır.
(4) Yurt içindeki/yurt dışındaki diğer yükseköğretim kurumlarından alınan notların Üniversitenin harf notlarına dönüştürülmesine ilişkin esaslar Üniversite Yönetim Kurulu tarafından belirlenir.
(5) Başka bir yükseköğretim kurumunda ön lisans veya lisans programına kayıtlı olan öğrenci; kayıtlı olduğu birim yönetim kurulunun önerisi ve Üniversite Yönetim Kurulunun onayıyla ekle/sil haftası sonuna kadar kurum dışı öğrenci olarak kayıt yaptırabilir.”
Aynı Yönetmeliğin 19. maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(7) Yıllık programlarda, yıl sonunda 2,00 GNO’yu sağlayamayan öğrenci “Tekrar” durumuna düşer. Tekrar durumuna düşen öğrenci FF, YZ ve DZ harf notu olan dersleriyle birlikte tekrara düştüğü öğretim yılındaki harf notu CC’nin altında olan dersleri de bir sonraki öğretim yılında tekrar etmek zorundadır. Tekrar ettiği öğretim yılı sonunda 2,00 GNO’yu sağlayan öğrencinin ders tekrarı sona erer.”
Aynı Yönetmeliğe aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“Geçiş hükmü
GEÇİCİ MADDE 1- (1) 19. maddenin 7. fıkrası, 2022-2023 eğitim-öğretim yılından önce kayıt yaptıran öğrencilere uygulanmaz.”
Bu Yönetmelik 19.07.2022 tarihinde yürürlüğe girer.
- Anadolu Üniversitesi tarafından çıkartılan “Anadolu Üniversitesi Yaz Okulu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” kapsamında; Yaz Okulu ve Devam Zorunluluğuna ilişkin olarak çeşitli düzenleme ve değişiklikler yapılmıştır.
Anadolu Üniversitesi Yaz Okulu Yönetmeliğinin 1. maddesinin 2. fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(2) Bu Yönetmelik, Anadolu Üniversitesine bağlı Açıköğretim, İktisat ve İşletme Fakülteleri ile Yabancı Diller Yüksekokulunu kapsamaz.”
Aynı Yönetmeliğin 4. maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(3) Yıllık sistemin uygulandığı programlarda yaz okulu açılmaz. Yıllık sistemin uygulandığı programlarda öğrenci, başka bir yükseköğretim kurumundan yaz okulunda ders alamaz. Ancak dönemlik sistem esasına göre alınan mesleki seçmeli ve seçmeli dersler ile 2547 sayılı Kanunun 5. maddesinin (ı) bendi kapsamındaki dersler için yaz okulu açılabileceği gibi, bu dersler bu Yönetmelik uyarınca başka bir yükseköğretim kurumundan da yaz okulunda alınabilir.”
Aynı Yönetmeliğin 8. maddesinin 4. fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(4) Öğrenci, kaydolduğu yıldaki programın taban puanının eşit veya yüksek olması kaydıyla başka yükseköğretim kurumlarında açılan, içerik ve kredi eşdeğerliği kabul edilen derslere de 3. fıkradaki sınırları aşmamak koşuluyla kayıt yaptırabilir. Ancak yaz okulunda Üniversitede açılan bir ders yerine, Üniversite Yönetim Kurulu tarafından kabul edilmedikçe başka bir yükseköğretim kurumunda açılan bir ders alınamaz. Diğer yükseköğretim kurumlarından alınan ders/derslerin, kredi/kredilerin ve not/notların öğrencinin not durum belgesine işlenmesi 06.02.2019 tarihli ve 30678 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anadolu Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği hükümlerine göre yapılır.”
“(6) Başka bir yükseköğretim kurumundaki bir ön lisans veya lisans programına kayıtlı olan öğrenci; kayıtlı olduğu birim yönetim kurulunun önerisi ve Üniversite Yönetim Kurulunun onayıyla yaz okuluna kayıt yaptırabilir.”
Aynı Yönetmeliğin 9. maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 9- (1) Yaz okulunda Anadolu Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği ile 07.06.2020 tarihli ve 31148 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anadolu Üniversitesi Lisansüstü Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği hükümlerine göre derslere devam zorunluluğu vardır.”
Bu Yönetmelik 19.07.2022 tarihinde yürürlüğe girer.
- Cumhurbaşkanı tarafından çıkartılan “Ulusal Sürdürülebilir Kalkınma Koordinasyon Kurulu ile İlgili 2022/12 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi” kapsamında; Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın uygulanmasını ulusal düzeyde takip etmek amacı ile Ulusal Sürdürülebilir Kalkınma Koordinasyon Kurulu kurulmuştur. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları; iklim değişikliği, ekonomik büyüme, nitelikli eğitim, toplumsal cinsiyet eşitliği, sürdürülebilir şehirler, yoksulluk gibi temel ilkeler ışığında sürdürülebilir bir yaşam inşa etmeyi hedeflemektedir. 2015 yılının Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) kabul edilmiştir. Ülkemiz tarafından ise 25 Eylül 2015 tarihinde kabul edilen ve 17 evrensel hedefi kapsayan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın uygulanması için etkin bir iş birliği yürütülmesi gerekmektedir. Bu amaçların uygulanmasının ulusal düzeyde takibini yapmak ve koordinesini sağlamak üzere Strateji ve Bütçe Başkanı başkanlığında; tüm bakanlıkların ilgili bakan yardımcıları, Türk İş birliği ve Koordinasyon Ajansı, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ve Türkiye İstatistik Kurumu başkanlarından oluşan Ulusal Sürdürülebilir Kalkınma Koordinasyon Kurulu kurulmuştur. Sürdürülebilir kalkınma konularına ve hedeflerine ilişkin olarak ilgili temsilcilerin ve uzmanların da dahil olduğu çalışma grupları oluşturulacaktır. Diğer kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, uluslararası kuruluşlar, özel sektör temsilcileri ve konuyla ilgili uzmanlar kurul toplantılarına davet edilip çalışma gruplarında yer alabilecektir.
- Anayasa Mahkemesi Başkanlığı tarafından verilen “Anayasa Mahkemesinin 23.02.2022 Tarihli ve 2020/4244 Başvuru Numaralı Kararı” başvurucu Özcan Zengin’in yurt dışında bulunan ve Yükseköğretim Kurulu tarafından tanınan bir üniversiteden alınan lisans diplomasına denklik verilmesi talebinin reddi nedeniyle eğitim, mülkiyet ve adil yargılama haklarının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir. Başvurucunun ulusal düzeyde denkliği olan bir üniversiteden almış olduğu eğitim sonunda diplomasına denklik verilmesi yönündeki talebi değerlendirilmiştir. Başvurucunun … Kraliyet Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olup Yüksek Öğrenim Kurumu’ndan denklik talep etmesi üzerine YÖK, 06.11.2010 tarihli ve 27751 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yurtdışı Yükseköğrenim Diplomaları Denklik Yönetmeliği hükümleri uyarınca; başvurucunun lisans eğitimi kazanımlarının elde edilebilmesi için gerekli olan eğitime devam süresinin hukuk eğitimi için yeterli olmadığı belirtilerek denklik talebinin reddine karar vermiştir. Ankara 10. İdare Mahkemesi 17.06.2019 tarihli kararında denklik başvurularında lisans eğitiminin düzeyi ve içeriğine yönelik olarak YÖK tarafından değerlendirme yapıldığını ve başvuru sahiplerinin yurt dışında kaldığı sürenin de dikkate alınacağını ifade etmiştir. Başvurucunun yurt dışında geçirdiği süre ise altmış dokuz gündür. Bu sebeplerle davanın reddine karar verilmiştir. Başvurucu mahkeme kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurarak karara itiraz etmiştir. Başvurucunun istinaf istemi ise Bölge İdare Mahkeme kararının dayandığı gerekçelerin usul ve hukuka uygun bulunması sebebi ile reddedilmiştir. Başvurucu bunun üzerine bireysel başvuruda bulunmuştur. Anayasa Mahkemesi yaptığı değerlendirmede; başvurucunun adli yargılanma hakkının ihlal edildiği iddialarını kanıtlayamadığı, temel haklara yönelik bir müdahalenin olmadığı veya müdahalenin meşruluğunun açık olduğu, başvurucunun denklik talebinin ret kararının mülkiyet hakkını ihlal ettiği iddialarının konu bakımından yetkisiz olduğu, başvurucunun ulusal düzeyde denkliği olan bir üniversiteden almış olduğu eğitim sonunda diplomasına denklik verilmesi yönündeki talebi, aldığı eğitimin ülkenin resmi makamlarınca tanınması ve başvurucunun eğitiminden menfaat sağlaması için bir gereklilik olup başvurucunun diplomasına denklik isteminin reddedilmesinin eğitim hakkına müdahale teşkil ettiği, denkliğin ret kararının kanunilik, meşru amaç ve ölçülülük ilkeleri kapsamında olduğu gerekçeleriyle aşağıda belirtilen hükmü vermiştir:
Adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiaların KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
Mülkiyet hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddialarının konu bakımından yetkisizlik nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
Eğitim hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiasının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
Anayasa’nın 42. maddesinde güvence altına alınan eğitim hakkının İHLAL EDİLMEDİĞİNE,
23.02.2022 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verilmiştir.
- Anayasa Mahkemesi Başkanlığı tarafından verilen “Anayasa Mahkemesinin 16.03.2022 tarihli ve 2018/21693 Başvuru Numaralı Kararı” başvurucu Filiz Kerestecioğlu Demir’in bir kısım avukatın gözaltına alınmasını protesto etmek amacıyla İstanbul Adliyesi içinde toplanan, başvurucunun da aralarında bulunduğu gruba polisin güç kullanması nedeniyle kötü muamele yasağı ile toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiği iddialarına ilişkindir. Başvurucu İstanbul Adliyesinde diğer avukat ve sivil vatandaşlarla birlikte adliye içerisindeki heykellerin önündeki merdivenlerde oturma eylemi yapmıştır. Eylemi yapan şahısların sayısının 100 kişiyi bulması üzerine eylemci grup eylemlerine son vermeleri konusunda uyarılmış, bu çağrıya kulak verilmediğinde ise İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı talimatı ile eylemcilere Çevik Kuvvet tarafından müdahalede bulunulmuştur. Bu sırada orada bulunan başvurucunun sivil giyimli bir şahıs tarafından itilme eylemine maruz kaldığı adliye güvenlik kameralarının kaydettiği görüntüler aracılığıyla teşhis edilmiştir. Bunun üzerine başvuru İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na toplantının dağıtılması eylemi ile güç kullanımı esnasında şiddete maruz kaldığı beyanı ile suç duyurusunda bulunmuştur. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ise güvenlik kuvvetlerinin topluluğu dağıtmaları aksi halde zor kullanarak dağıtacakları ihtarında bulunma ve topluluk dağılmazsa zor kullanma yetkisi bulunduğu, bilirkişi raporları uyarınca da zor kullanma sınırının aşıldığına dair herhangi bir tespit yahut darp raporu ibraz edilmediği ve yapılan müdahalenin yasal sınırlar içinde kaldığı gerekçeleri ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermiştir. Başvurucu bu karara karşı itiraz etmiş, itirazı ise İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedilmiştir. Anayasa Mahkemesi yaptığı değerlendirmede; toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının demokratik toplum düzeninin gereklerine uygunluğun bir gereği olduğu, önceden izin almaksızın barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının mekan seçme serbestisini de kapsaması gerektiği, başvurucuya karşı polis tarafından yapılan itme eyleminin koruma refleksi ile ortaya çıktığı, itme eyleminin başvurucuya fiziksel acı verecek ya da yaralanmasına sebep olacak sertlikte olduğuna dair bir bulgu olmadığı ve eylemin tekrarlanmadığı, adliye binaları yargılama faaliyetinin sürdürüldüğü ve kamu hizmeti görülen alanlar olup bu alandaki eylemlere yönelik kısıtlamaların kamusal alandakinden daha geniş takdir marjına sahip olduğu gerekçeleri ile aşağıda belirtilen hükmü vermiştir:
Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiği iddialarının KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
Kötü muamele yasağının ihlal edildiğine ilişkin iddianın KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
Anayasa’nın 34. maddesinde güvence altına alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının İHLAL EDİLMEDİĞİNE,
16.03.2022 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verilmiştir.