31800 sayılı Resmî Gazete’de 5 Nisan 2022 tarihinde yayımlanan, 2018/6319 Başvuru Numaralı ve 23.02.2022 Karar Tarihli Anayasa Mahkemesi’nin kararında Anayasa Mahkemesi, Ceza İnfaz Kurumunda açlık grevi yapan başvurucuya disiplin cezası verilmesini, başvurucunun ifade özgürlüğünü ihlal ettiği kararını verdi.
Başvurucu, üzerindeki tecridin kaldırılması için sağlık ve güvenlik koşullarının sağlanması amacıyla açlık grevi yapması üzerine hakkında disiplin soruşturması başlattı.
Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu Başkanlığı yürütülen soruşturmada, Kurul yapılan eylemin 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’undaki karşılığının, 1 ila 3 ay arası bazı etkinliklerden yoksun bırakma cezasının olduğunu belirtti. Ancak Disiplin Kurulu, başvurucunun daha önce verilen başka bir disiplin cezasının kesinleşmesinden sonra, cezanın kaldırılması için gerekli süre içinde yeniden disiplin cezası gerektiren bir suç işlediğinin tespit edilmesiyle üst cezanın uygulanmasına karar verdi. Karar kılınan üst ceza, ücret karşılığı çalışan işten yoksun bırakma olarak belirlense dahi başvurucunun ücret karşılığı bir işte çalışmaması nedeniyle Disiplin Kurulu, iki üst ceza olan 2 ay süreyle haberleşme ve iletişim araçlarından yoksun bırakılma disiplin cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi.
Başvurucu, bu cezayı üst mercilere taşıyarak şikâyet ve itiraz hakkını kullansa da üst mercilerden cezanın reddine ilişkin bir sonucun gelmemesi üzerine Başvurucu, 27.02.2018 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.
Anayasa Mahkemesi inceleme ve değerlendirmesi sonucu, açlık grevinin ifade özgürlüğünün yansıması olduğunu, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’unda iki üst disiplin cezasının uygulanmasına imkân sağlayan bir halin olmadığını, bu nedenle kanunilik ilkesinin ihlal edildiğini kısaca ifade özgürlüğüne yapılan müdahalenin herhangi bir hukuki dayanağı olmadığı kanaatine vardı.