Hollanda’nın “aile birleşimi” uygulamasını askıya almasını Hollanda mahkemesi, Hollanda ve Avrupa Birliği (AB) hukukuna aykırı buldu.
Hollanda, mültecilerin yurt dışındaki ailelerini Hollanda’ya getirebildiği “aile birleşimi” uygulamasını, düzensiz göçmen yoğunluğuyla mücadele amacıyla askıya almıştı.
Haarlem şehrindeki mahkemeden yapılan yazılı açıklamada, hükümetin “aile birleşimi” uygulamasını askıya almasının Hollanda Yabancılar Kanunu’na ve AB Aile Birleşimi direktifindeki iki maddeye aykırı olduğu bildirildi.
Suriyeli Fakhria Al Mullaabid’in eşi ve altı çocuğunu Hollanda’ya getirmek için açtığı davada mahkemenin, hükümetin kısıtlamasının “hukuki dayanaktan yoksun” olduğuna hükmettiği belirtildi.
Açıklamada, çocukların ve “aile birliği menfaatleri”nin hükümetin göçmen yoğunluğuyla mücadelesinden önde geldiği ifadelerine yer verildi.
Mahkemenin Al Mullaabid’in Sudan’da yaşayan aile üyelerinin Hollanda’ya gelebilmeleri için Göç ve Vatandaşlık Dairesi’ne (IND) gerekli vize işlemlerini başlatması talimatı verdiği kaydedildi.
IND’nin kararına göre, Al Mullaabid’in ailesini Hollanda’ya getirmek için 26 Nisan 2023’e kadar beklemesi gerekiyordu.
Karar olumlu karşılandı
Hükümetin düzensiz göçmen yoğunluğuyla mücadele amacıyla aldığı önlemleri eleştiren birçok siyasetçi kararı olumlu karşılarken, Hollanda Göç Hukukçuları ve Avukatları Birliği Başkanı Wil Eikelboom, Twitter’dan yaptığı paylaşımda “Hükümet için büyük başarısızlık, mahkeme insan haklarını korudu.” ifadesini kullandı.
Eikelboom, “Herkesin ağustos ayında getirilen kısıtlamaların hukuka aykırı olduğunu belirtmesine rağmen hükümet kısıtlamaları yürürlüğe soktu.” değerlendirmesinde bulundu.
Eikelboom, kararın ardından hükümetin ya uygulamaya son vereceği ya da söz konusu kararın tek bir dava özelinde verilmesinden ötürü kısıtlamaya devam edebileceğini vurgulayarak, uygulamanın sürmesi halinde çok sayıda kişinin mahkemeye gidebileceği uyarısında bulundu.
Hollandalı mülteci derneği Vluchtelingenwerkten, karara ilişkin yapılan yazılı açıklamada, “Hükümetin aile birleşimi uygulamasını askıya almasının sürdürülemeyeceği görüldü.” ifadeleri kullanılırken, hükümetin kritik meselelerdeki politikalarını Danıştay denetiminden geçirmeden uygulamasıyla birçok kişinin mağdur edildiğine dikkat çekildi.