Anayasa Mahkemesi, 10 Ekim Katliamı’nda sorumluluğu olan kamu görevlileri hakkında soruşturma izni vermeyen Ankara Valiliği ve soruşturma açmayan Ankara Savcılığını haklı buldu.
Ankara Gar Katliamı
Anayasa Mahkemesi (AYM), 10 Ekim 2015’te gerçekleşen Ankara Gar Katliamı’nda sorumluluğu olan emniyet müdürleri hakkındaki başvuruya ilişkin kararını sekiz yıl sonra verdi. Mahkeme, kamu görevlileri hakkında soruşturmaya izin vermeyen Ankara Valiliği ve soruşturma açmayan Ankara Savcılığını haklı buldu.
AYM’nin Gerekçeleri
AYM, gerekçeli kararında, çeşitli gruplar altındaki başvuruları değerlendirdi. Yakınlarını kaybeden veya yaralanan bir grup başvurucunun zarar gördüklerinin tam anlaşılamadığı, bazı başvuruların iç hukuk yollarını tüketmediği ve bazı başvuruların hukuki dayanaktan yoksun olduğu gibi gerekçelerle karar verdi. AYM, bu kararları ile birçok başvurunun reddedilmesine neden oldu.
Avukat Komisyonu’ndan Sert Tepki
10 Ekim Katliamı Davası Avukat Komisyonu, AYM’nin kararına sert tepki gösterdi. Komisyon, Anayasa Mahkemesi’nin devletin katliamdaki sorumluluğunu ortaya koyan delilleri inkâr edenler ittifakına katıldığını belirtti. Komisyonun açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“Anayasa Mahkemesi de Devletin katliamdaki sorumluluğunu ortaya koyan delilleri inkâr edenler ittifakına katıldı. Bu karar, hukuka, mantığa ve vicdana sığmayan bir karardır. Başvurucuların mağdur olduğu inkâr edildi ve 10 Ekim Ankara Katliamı aklandı.”
Kararın Ardındaki Gelişmeler
16 Mayıs 2024 tarihinde açıklanan gerekçeli karar, 2016 yılında Mülkiye Müfettişlerinin raporuna rağmen kamu görevlileri hakkında soruşturmaya izin vermeyen Valiliği ve soruşturma açmayan Ankara Savcılığını haklı buldu. İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişlerinin “katliamda sorumlulukları olduğu için haklarında ceza soruşturması başlatılmalı” dediği Ankara Emniyet Amirlerinin sorumluluklarının tartışılmasından kaçıldığı ifade edildi.
Hukuk Mücadelesi Devam Ediyor
Avukat Komisyonu, hukuk mücadelelerinin devam edeceğini belirterek, şu açıklamayı yaptı:
“Hukuk mücadelemiz, hakkın sahibi halkın nezdinde ve müvekkillerimizin gayretiyle sürüyor. Devletin güç savaşlarından bize düşen kırıntılarla değil, tırnaklarımızla kazıyarak elde ettiğimiz gerçeklerle bütün sorumluları mahkûm edeceğiz. Bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Katilleri de koruyanları da unutturmayacağız!”