ABD ve İngiltere’den bir grup hukuk öğrencisi, hukuk firmalarının iklim sorumluluğuna göre sıralandığı bir rapor yayınladı. ABD’li öğrencilerin ağırlıklı olduğu bu grup, Cambridge, Bristol ve Londra Metropolitan Üniversitesi gibi İngiltere üniversitelerinden öğrencilerle birlikte çalıştı ve dünya genelindeki 100 önde gelen hukuk firmasına iklimle ilgili hesap verebilirlik açısından bir not verdi.
İklim Hesap Verebilirliği Raporu
Law Students for Climate Accountability (İklim Hesap Verebilirliği için Hukuk Öğrencileri) tarafından hazırlanan rapor, firmaları A’dan F’ye kadar notlandırdı. Notlandırma, firmaların iklimle ilgili davalara katılımı, “müşterinin çıkarının iklim değişikliğini hafifletmek mi yoksa daha da kötüleştirmek mi olduğu”na göre belirlendi.
Grup, “Amacımız sadece kötü not alan firmalarla iş yapılmasını caydırmak değil, aynı zamanda en zararlı işleri yapanlar da dahil olmak üzere tüm firmalar arasında iyileştirmeyi teşvik etmektir,” dedi.
Raporun Bulguları ve Öneriler
2024 Legal Cheek Firms Most List raporundaki yeni sonuçlar, 2023’e kıyasla, 100 firmanın fosil yakıt müşterileri için yapılan işlemsel işlerini azaltırken, yenilenebilir enerji müşterileri için yapılan işleri artırdığını ortaya koydu. Ayrıca fosil yakıt lobiciliğinin azalırken, yenilenebilir enerji lobiciliğinin arttığı belirtildi.
Raporda, müşterilerin işlerini hangi firmalara vereceklerini seçerken iklim adaleti, ırksal eşitlik ve sosyal adalet taahhütlerine dikkat etmeleri gerektiği vurgulandı. “Birçok müşteri, iklim adaleti, ırksal eşitlik ve genel olarak sosyal adalet taahhütlerine sahiptir ve iklim krizine en büyük katkıyı yapan şirketleri temsil eden avukatlara ek iş verip vermemeyi sorgulayabilir,” denildi.
Hukuk Öğrencileri ve Hukuk Firmalarına Tavsiyeler
Öğrenciler, “iklim felaketinin eşi görülmemiş büyüklüğünü tanımaya” odaklanmaya ve “hukuk endüstrisinin iklim değişikliğini sürdürmedeki suç ortaklığını damgalamak ve nihayetinde ortadan kaldırmak” için ellerinden geleni yapmaya teşvik ediliyor.
Hukuk firmalarına ise fosil yakıt endüstrisini destekleyen yeni işleri almamaları ve mevcut işleri en geç 2025 yılına kadar sonlandırmaları öneriliyor. Fosil yakıt endüstrisiyle ilgili işleri alan firmalar için, “çalışanların iklim krizini sürdürecek ve ön cephedeki topluluklara zarar verecek işleri reddetme fırsatına sahip olmaları” gerektiği belirtiliyor.